Emre Kongar'ın Resmi^* İnternet Sitesi

Makaleler

Articles in English

Sevgili okurlarım, her seçim döneminde çok satışlı, çok seyredilen medyamız mevcut iktidara destek verir.

Kimi zaman daha belirgin ve yoğun olarak...

Kimi zaman daha belli belirsiz, utangaç bir biçimde...

Medya ile iktidar arasındaki bu "destek" ilişkisi, genellikle iktidarın tutumuna bağlıdır.

İktidar gerçekten demokratik ilkelere ve medya özgürlüklerine saygılıysa, bu destek daha zor fark edilir.

Yok eğer iktidar, medyaya karşı baskıcı ve saldırgan bir tutum izliyorsa, bu destek ister istemez daha belirginleşir.

AKP iktidarı, bugüne kadarki tutumuyla, medyaya karşı en saygısız davranan iktidarların başında yer aldı.

Tam seçime giderken, Türkiye'nin ikinci medya grubuna, Sabah gazetesine ve atv televizyonuna doğrudan el koyarak bizzat yönetmeye başlaması da bu tutumunun en belirgin örneği.

Tabii artık Ankara'nın tezgahından geçmeden iş yapamayan holding medyası bu tutuma derhal uyum sağladı, iktidar dalkavukluğu inanılmaz boyutlara taşındı.

Çok satışlı gazetelerin manşetlerinde, çok izlenen televizyonların haber programlarında iktidarın başarılarından geçilmiyor.

Açık ya da kapalı müthiş bir destek, bütün medyaya egemen oldu.

Bu destek o düzeye ulaştı ki, iktidarı övmek uğruna artık somut haberler bile çarpıtılıyor.

İşte değerli uzman Şükrü Kızılot, son KDV indirimleri konusunda 7 Haziran 2007 tarihli Hürriyet'te yazdığı yazıda bir yanlışa isyan ederek şunları söylüyor:

"30 Mayıs 2007 Çarşamba günü, Resmi Gazete'de bir Kararname yayınlandı. Kararnamede yer alan listede, KDV oranları indirilen ürünler yer alıyordu...

...Kararnamenin ertesi günü, gazete ve TV'lerin çoğunda, KDV indirimi şu şekilde duyuruluyordu;

Et, süt, yoğurt, peynir, meyve-sebze ve bakliyatta KDV oranı yüzde 18'den yüzde 8'e indirildi. Bakkalda ve markette, fiyatların yüzde 10 inmesi gerekiyor. İndirimi takip edin.

Doğrusu: Bu ürünlerde KDV oranı zaten yüzde 8 idi. Dolayısıyla, KDV indirimi de söz konusu değildi...

...Bir grup gazetedeki haber de şu şekildeydi;

Et, süt, yoğurt, peynir, meyve-sebze ve bakliyatta KDV oranı, yüzde 8'den, yüzde 1'e indirildi.

Evet, gazetelerin bir kısmı da oranların yüzde 1'e indiği müjdesini veriyordu.

Bu haber hiç doğru değildi. Çünkü, 30 Haziran tarihli listede, KDV oranı yüzde 1'e inen, hiçbir ürün yoktu!.."

Yani medya açıkça, olmayan KDV indirimi haberleri vererek resmen kamuoyunu aldatıyordu.

Durun daha bitmedi.

Olayın arkası da var:

Bakın bilinçli ve vicdanlı bir yazar olarak Kızılot ne yapıyor ve ne sonuç alıyor?

Yine aynı yazıdan:

"...KDV indiriminin yapıldığı gün, Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu'ndan da (TGDF) bir liste geldi. KDV'si 18'den 8'e indirilen ürünler sıralanıyordu...

...Liste hatalıydı. Bu listedeki ürünlerin önemli kısmında KDV oranı zaten yüzde 8 idi...

Arayıp uyardım. Ardından da 'Diğer gazetelere de gönderdiyseniz, onları uyarın. Listenizde ciddi yanlışlar var. Vatandaşın kafası karışır' dedim.

Ertesi gün, çok sayıda gazetede, TGDF'nin hatalı listesi, maalesef aynen yayınlanmıştı!..

TGDF ise, 5 gün sonra bir 'özür açıklaması' yaparak ve 'KDV indiriminin verdiği heyecanla, bu güzel haberi bir an önce iletmek istedik ve yanlış yaptık' dedi, ancak olan olmuştu..."

Değerli okurlarım, Türkiye'de medya hiçbir zaman bu denli yozlaşmamıştı.