Emre Kongar'ın Resmi^* İnternet Sitesi

Türkiye bu kez de, 15 Temmuz 2016 kalkışması bahane edilerek, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin de devre dışı bırakıldığı tam bir baskı rejimine kurban edilmiş durumda.

Her gün yeni bir Kanun Hükmünde Kararname ya da bir iktidar tasarrufu ile, tüm temel hak ve özgürlükler ihlâl ediliyor...

Asker ve sivil bürokraside, iş hayatında büyük temizlik yapılıyor, ayrıca adalete ve eğitime el konuyor.

Bu sürecin son bir aşaması, yeni Adalet Yılı'nın, artık tarafsızlığını tümüyle yitirmiş olan Cumhurbaşkanı'nın sarayında açılması olmuştu.

Şimdi bu "Tek merkezleştirmenin" yeni bir adımını daha görüyoruz:

Üniversitelerin yeni akademik yılı, bütün üniversite rektörleriyle birlikte, Cumhurbaşkanlığı sarayında yapılan bir törenle açılacakmış.

12 Eylül döneminde bile böyle bir tören yapılmamıştı.

YÖK'ün ilk zamanlarındaki ilkokul benzeri birörnekleştirme adımlarını anımsatan bu uygulama, iktidarın üniversiteleri de tümüyle denetim altına alma projesinin dışa vurumudur...

Ve, sanatı, bilimi, denetim altına alabileceğini sanan bütün iktidarların tarih içindeki eylemleri gibi başarısızlıkla sonuçlanmaya mahkûmdur!