Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

1 Eylül 2014

CHP Devrimlerin Partisidir

CHP, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri'nin devamıdır...

CHP, Cumhuriyeti kuran, Osmanlı'nın din-tarım toplumundan çağdaş bir devlet yapısı oluşturan Atatürk'ün partisidir.

CHP, Cumhuriyet'i Demokrasi ile taçlandıran, Çok Partili Düzen'i getiren İsmet İnönü'nün partisidir.

CHP, 1961 Anayasası'nın "Özgürlükçü Demokrasi" yaklaşımının temellerini, çok önceden yayınladığı "İlk Hedefler Beyannamesi" ile ortaya koyan, Türkiye'ye Özgürlükçü Demokrasi anlayışını getiren partidir.

CHP, "Ortanın Solu" hareketi ile Sosyal Demokrasi'yi Türkiye'deki güncel demokrasiye armağan eden Bülent Ecevit'in partisidir.

CHP, 1980 askeri darbesinden sonra kapatılan CHP'yi, SHP adı altında birleştirdiği sol akımlarla sürdüren, sonradan tekrar CHP'yi açtıran ve onunla birleşmenin yollarını döşeyen Erdal İnönü'nün partisidir.

CHP, Kürt, Güneydoğu ve terör sorununa özgürlükler ve demokrasi bağlamında yaklaşan, devrimci çözümleri ilk gündeme getiren, Kürt milletvekillerini, listelerine alarak Meclis'e sokan partidir.

Özet olarak, CHP bugünkü Türkiye'yi kuran, geliştiren, özgürlükler ve demokrasi bağlamında onun önünü açan devrimlerin partisidir.

* * *

Bilge insan, büyük politikacı eski İçişleri ve Milli Eğitim Bakanlarından rahmetli Necdet Uğur, bir dertleşmemizde, politika için, "Politika hizipçilik anlamına gelir" demişti.

Bilindiği gibi "hizip" zaten "parti" demek...

Ama Türkiye'deki yaygın anlamıyla, parti içindeki gruplar için kullanılıyor.

İşte solun özgürlükçü ve demokratik anlayışı, tartışma geleneği, CHP içinde de egemenliğini, ne yazık ki hizipçilik biçiminde sürdürüyor...

Ve bu gelenek, zaman zaman CHP'nin, hiziplerin savaştığı bir "Kurultaylar Partisi" niteliğiyle algılanmasına yol açıyor.

Özellikle Erdal İnönü gibi özgürlükçü genel başkanlar döneminde hızlanan bu hizipçilik, bir hizip kazandığında, örneğin Deniz Baykal'ın genel başkanlığı döneminde, daha otoriter bir parti içi yapıyla önleniyor ama, o zaman da CHP'nin demokratik ve özgürlükçü parti yapısı zedelenmiş oluyor.

* * *

Önümüzdeki olağanüstü CHP kurultayı dolayısıyla, şimdi aynı sorunun tekrarını görüyoruz...

Kemal Kılıçdaroğlu'nun özgürlükçü ve demokratik liderliği ile birleştirmek ve bütünleştirmek istediği farklı gruplar, kişiler ve akımlar, yeniden bir kurultay çağrısına yol açtı.

Ne yazık ki kamuoyunda bu olay da, aynen eskiler gibi, bir "hizip" ve "sandalye" kavgası olarak algılanıyor.

* * *

Dilerim CHP, devrimci geçmişine layık bir biçimde bu kurultaydan yara alarak değil, güçlenerek çıkar...

Çünkü öte yandan, iktidar, Türkiye'yi hem iç hem de dış politika alanlarında tehlikeli sulara sürüklemekte kararlı görünüyor.

CHP'nin bir an önce toparlanması ve özgürlükçü demokrasinin gereklerine uygun etkili bir muhalefeti, hem iç hem de dış sorunlar konusunda, bir an önce sergilemesi gerekiyor!


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 15 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional