Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

 

ANADİLLERİ ALMANCA OLAN TÜRKLER

 

Berlin-Duisburg: Dünya ve Türkiye çok hızlı değişiyor.

Tabii Almanya da.

Bir panel ve bir konferans için geldiğim Almanya'da, bu kez, Türk Toplumu açısından değişik bir "üçüncü kuşak" ile karşılaştım.

On yıl önce genç ve dinamik nitelikleriyle tanıdığım arkadaşlar, on yıl sonra, gençliklerinden ve dinamizmlerinden hiç bir şey yitirmeden büyük başarılara imza atmışlar.

Örneğin Berlin Türk Bilim ve Teknoloji Merkezi yöneticilerinden Dilek Kolat, son seçimlerde Alman Sosyal Demokrat Partisi'nden Berlin Parlamentosuna milletvekili olarak seçildi.

Üstelik parlamentoya başka Türkler de girdiler.

Hem Federal Parlamento'da hem de yerel meclislerde Türklerin ağırlıkları gittikçe artıyor.

Üstelik bu milletvekilleri, sadece Türk Toplumu'nun temsilcileri olarak değil, kadın sorunları ve sosyal güvenlik meseleleri gibi konularda tüm toplumun yani Almanların temsilcileri olarak da destek buluyorlar.

Bu arada tüm Almanya'da olduğu gibi Berlin'de de Türklerin kültür ve sanat etkinlikleri, Almanların desteğini de alarak sürüyor.

Benim katıldığım paneli Cumhuriyet Gazetesi Berlin Temsilciliği, Diyalog grubu ile birlikte düzenlemişti.

Diyalog grubu, Mürtüz Yolcu'nun yönetiminde 1995'ten beri Berlin'de her yıl bir Tiyatro Festivali düzenliyor.

Türkiye'den ve Almanya'dan gelen tiyatro grupları ile gerçek bir festival sunuyorlar halka.

Genco Erkal, Müşfik Kenter gibi tiyatro insanlarının yanında müzik başka olmak üzere, kültürün her alanında başarılı olmuş sanatçılarla gerçek bir şölen düzenleniyor.

Diyalog grubunun her yıl bir mücevher güzelliğiyle hazırladığı küçücük ama çok etkileyici program kitapçığı, yapılan işe gösterilen özenin ve profesyonelliğin bir kanıtı olarak tarihe tanıklık ediyor.

Tabii bu arada özellikle Almanya'daki Türklerin sorunlarına yönelik tartışmalı paneller de her yıl büyük izleyici topluyor.

Bizim panelden önce Cumhuriyet Almanya'nın açtığı edebiyat yarışmasında derece alanların ödülleri verldi.

Ödül alanlardan Yücel Feyzioğlu'nun konuşması gerçek bir edebiyat başyapıtı olarak herkesin gözlerini yaşarttı.

Cumhuriyet'in Berlin temsilcisi, gerçek bir Türkçe aşığı olan Güner Yüreklik'in yönettiği panelde beni en çok etkileyen, gençler adına konuşan Güray Kişmir oldu.

Tertemiz bir İstanbul Türkçesi ile, Kişmir "Ben burada doğdum, benim anam dilim Almancadır, Türkçeyi sonradan kendi çabamla öğrendim" diyordu.

Genç yeteneklerimizden Emre Elivar'ın bir piyano dinletisiyle başlayan panel, katılanların soru ve yorumlarıyla gece yarısına kadar devam etti.

Orada "Türkiye'nin aydınlık yüzü" vardı.

Almanya'daki Türk gençleriyle iftihar ederek ve yüreğim umut dolu olarak ayrıldım Berlin'den.

Daha sonra Güray Öz'ün eşgüdümü ile, Faruk Şen'in başında bulunduğu Türkiye Araştırmalar Merkezi'nin ve Duisburg'daki Türkiye-Avrupa İlişkileri Enstitüsü'nün davetlisi olarak Duisburg Üniversitesinde "Küreselleşme ve Türkiye" konulu bir konferans verdim.

Enstitü Başkanı değerli eğitimci Ahmet Turgut'un titiz çalışmalarıyla, anında Almanca'ya da çevrilen konuşmama, Türklerin yanında pek çok Alman Profesör de katıldı.

Bu konferanstan sonra da Muhammed adlı bir Türk izleyicinin, "Hocam AB samimi olsa, bizi hemen tam üye olarak alır, biz de başta Anayasamız olmak üzere tüm mevzuatımızı ister istemez AB'ye uygun olarak anında değiştirmek zorunda kalırız. Böylece de bütün sorunlar biter" biçimindeki yorumu beni çok etkiledi.

Evet sadece dünya değil, Türkiye ve Almanya da çok hızlı değişiyor.

Bu kez Almanya'dan, oradaki Türkler adına umutlu döndüm.


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 13 Mayıs 2024

Valid HTML 4.01 Transitional